Yurt dışında özellikle de yaratıcılık gerektiren işler için yaygın kullanıma sahip ürünlerin artık ülkemizde de çok rağbet gördüğünü ifade eden Tekin, şöyle devam etti: “Artık ülkemizde de ofis ortamları, ciddiyetin ve resmiyetin hüküm sürdüğü mekanlar olmanın yerine paylaşımın, üretkenliğin ve başarının sağlanabilmesi için samimi, sıcak atmosferler yaratacak şekilde dizayn ediliyor.”

 

 

Tekin, çalışma yerinde kullanılan malzemenin, seçilen eşyaların biçimi ve dokusunun, bu eşyaların yerleşiminin bile çalışanın yaratıcılığı üzerinde büyük etki yarattığının altını çizerek, ‘’Özellikle yaratıcılığın önem taşıdığı meslek gruplarında ekip çalışması, karşılıklı dialoglar, bilgi ve fikir alışverişleri, fikirlerin birbirini destekleyerek ve besleyerek daha da zenginleşmesi bu çalışma sistemine olan ilgiyi her geçen gün arttırıyor. Bu sistem motivasyonu ve verimi de yükseltiyor’’ dedi.

 

Bu tarz çalışma ortamları için yoğun talepleri karşılarken çok olumlu dönüşler aldıklarını belirten Tekin, şunları söyledi: “Son yıllardaki trendin çalışan verimi ve üretkenliğin artması yanında birçok soruna da çözüm getirdiğini aktarıyorlar. İşyerlerindeki çatışmaların ana nedeninin iletişimsizlik olduğu biliniyor, yakın çalışma sistemi ile çatışmalar bile fırsata dönüşebiliyor. Tartışılabilen ve daha çok iletişim kurulabilen iş ortamlarında esneklik, yaratıcılık, uzmanlık katılım ve motivasyon, en önemlisi de kapasite kullanımının arttığı görülüyor. Bu çalışma sisteminde yenilikçi fikirler daha kolay ortaya çıkıyor, bu da çalışanı heyecanlandırırken bu fikri nasıl büyütebileceklerini düşünüyorlar.’’